Bu çocuk annenin, babanın, büyükanne ya da büyükbabanın hayallerini gerçekleştirmek için mi doğdu? Evet bu çocuk niçin doğdu? Annenin babanın içinde kalmış mesleği edinmek, onun giremediği sosyal ortama girmek, şirketi kurmak, sahnede alkışlanmak, gazete manşetlerinde görünmek, yüzme şampiyonu olmak için mi?

Yoksa bu çocuk sizin için bir sosyal sigorta mı? İlerde sizin ekonomik, sosyal ve sağlık yönünden sırtınızı dayayacağınız bir güven kaynağı olması için mi doğdu?

Yoksa sizin yapayalnız anlamsız hayatınıza anlam verecek bir can simidi olmak için mi doğdu?

Bütün bu niyetlerin hiç birinin saflığı yok. Anne baba olarak çocukla ilgili niyetiniz gerçekten çocukla ilgili olmalı, sizinle ilgili değil.

Bir annenin babanın çocuğuyla ilgili niyetinin saflığına ulaşması kolay değildir. Bir annenin babanın evladıyla ilgili niyetinin saflığına ulaşabilmesi için önce kendi yaşamında niyetinin saflığını keşfetmesi gerekir.

Niyetinin saflığını keşfetmiş bir anne baba, bir insanın anavatanın onun çocukluğu olduğunu bilir. “Çocuğumun çocukluğunu doya doya yaşaması ve olabileceği en iyi insan olarak gelişmesi için elimden gelenin en iyisini yapacağım,” der.

NOT: Şu an yazmakta olduğum, Ekim 2016 sonlarına doğru çıkacak, GELİŞTİREN ANA BABA İÇİN 5 FARKINALIK ismini vermeyi düşündüğüm kitabımdan bir bölümü aldım. Yazdıkça bazı kısımları böyle sizlerle paylaşmayı düşünüyorum. Gönlünüzce bir gün dileğim ve selamlarımla.